CENİN’NİN ŞANLI ŞEHİTLERİNE
Getir, getir, getir öpem; incitmeden o pak alnı
Getir, getir, getir; zulme her an kustuğun ahı
Öpem, öpem, öpem; şehitlerin ayağını, yüzünü
Anladı, anladı, anladı; cihan şehitlerin son sözünü
Akıtam, akıtam, akıtam ben; kendi kanımıİlahi!..
Al, al, al; o mübarek belde için canımı
Beni, beni, beni ta ciğerden mazlum çığlığı vurdu
Dünya, dünya, dünya; senin için kıyama durdu
Kolay, kolay, kolay değil; Firavunlarla senin savaşın
Durdurur, durdurur, durduruyor; tankları attığın taşın
Boğacak, boğacak, boğacak; çektiğin acı, akıttığın göz yaşı
Ok, ok, ok olup ciğerinden vuruyor; Filistinli’nin dik başı
Seni, seni, seni kahpe tuzaklar, kör kurşunlar vurdu
Kurtarır, kurtarır, kurtarır ancak masum kanın yurdu
Yakın, yakın, yatkındır can verdiğin vatanın; kurtuluşu
Utandırır, utandırır, utandırır; mazlumun, vakur duruşu
Tükürün, tükürün, tükürün! Adına, yapılan adi pazarlıklara
Kanmayın, kanmayın, kanmayın!.. Kurulan, kirli tuzaklara
Yurdun ve özgürlüklerin bedeli; kanındır, kanın, kanın..
Beklediği son umutları; insanların,insanların, insanların
Unutulsun, unutulsun unutulsun mu Mirac-ı Nebi?..
Yok mu?.. Yok mu?.. Yok mu, biri deryalar aşan Musa gibi?..
Gelmez, gelmez, gelmez mi?.. Adaletle kucaklayan, Ömer!
Sarmaz sarmaz sarmaz mı yaralar, Selahattin gibi bir er ?..
İlahi ilahi ey ilahi !.. Ulaşmaz mı, arşa mazlumun ahı?..
Sen, sen, sen!.. İmdat edersen; dayanmaz dünya şahı
Toprak, toprak, toprak; sevenleri olmazsa olur mu, vatan?..
Silinmez, silinmez, silinmez nakşındır; yoluna, can verip yatan
Bedelidir, bedelidir, bedelidir; şehitler, hürriyetin
"Şehiden, şehiden şehiden" haykırışıdır; işareti istiklalin
Yakın, yakın, yakındır beklenen muştusu; kurtuluşun
Zalim, zalim, zalim; boynunda utanç yaftası, son çırpınışın..
Nisan 2002-Ankara / Necati Çavdar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder