Bu yamaçlarda, kayalarda;
Biz yokken ot yoktu, it yoktu.
Geldik; şenlendi bozkırlar,
Çevresini sardı Ankara’nın yemyeşil surlar.
Evler yaptık, bize yetecek kadar
Ele muhtaç değildik! Mutluluk o kadar.
Engel olmasalardı; vururduk yama
İhtiyacımızdı sıcak bir yuva.
Bekledik yıllarca, kavuştuk suya..
Mama parasıyla; ağaçlar diktik,
Çocuklarımızdan ayırmadık büyüttük,
İşledik toprağı, taşları söktük.
Biraz fasulye, biraz begonya ektik,
Tabii..cam önlerine sarmaşık diktik.
Derdimiz ..! kalmamıştı....
�?ehrin en ağır işlerini sırtlanacaktık,
Sanayileri işletip, evleri temizleyecektik,
�?ehirlilerin işine karın tokluğuna gidecektik,
Akşamları cevize yaslanıp sohbet edecektik,
Söğüdün altında tavşan kanı çay içip,
Kuşları dinleyip yorgunluk atacaktık,
Yazın altında yatıp,
Rüyalarımıza yıldızları katacaktık ..
ll
Hatırlar mı...! İbrahim ..?
Güvercinin uçuşunu, kanat çırpışını,
Süzülüşünü, ördeğin paytak yürüyüşünü,
Nereden duyacak ibibiğin ötüşünü,
Ne bilsin.? seherde köpeklerin ürüyüşünü,
Horozların hep aynı saatte ötüşünü,
Güzüde yengesinden yumurta isteyişini,
Tavukların her mevsim yüksünmeden verişini...
Seyrediyoruz beraber mutluluğun bitişini,
Alkışlıyoruz ! insanın yalnızlığa itilişini...
Bilir mi....Uçurtmayı,
Uçuracak; boşluğu,
Rüzgarı bulur mu,
Uçurmaya belediye izin verir mi..?
Yağmurun kokusunu; almaya ,
Fıskiyeler yeterli gelir mi..?
Yok ediyoruz....
Beraberlikten ferde
Toplumun acımasız geçişini,
Doğanın planlarla.! elimizden gidişini,
Hesaplamıyoruz. Havanın tükenişini...
Boşlukları bırakıp,
“Dolu�?ları planladık.
Komşulardan selamı kesip,
Süflî salonlarda selamladık,
“Muhtacı olduğumuz külleri�?
Birbirimize atıp,
Kapatıyoruz ufukları,
Kutulardan seyrediyoruz...
İnsanın ezilişini,
Üst üste dizilişini...
Park....! İnsanın;
Bir avuç ışık, yeşil, su uğruna
Sadizme gidişini ..
Anlayabilir mi Tuğba;
Kırlangıçların süzülüşünü ..
Bilir mi..?
Göçmen kuşların göçüşünü,
Seyrediyoruz yeşilin kazınarak
Sorunların çözülüşünü...
Umursamıyoruz;
Yükseltepe’nin, Keklikpınarı’nın,
Natoyolu’nun, Çaldağı’nın gidişini,
Hatırlamıyoruz;
Balgat’ın, Sokullu’nun,
Seyranbağları’nın tükenişini.
Güvenpark’ın �?Tayin�?edilişini,
Ankara’nın ciğerlerini sökülüşünü...
Düşünemiyoruz....!
Vişnenin, kayısının,
Yerli üretilişini,
Penceremizde ki sakanın,
Bahçede ki son gülün,
Henüz öten bir iki bülbülün
Kendi elimizle yok edilişini ..
Yaptığımız “planların�? bizi;
El kadar parka, kafese,
Mahkum edişini...
İnsanın;
Mezara bile ağaçla gidişini,
Çiçekle ziyaret edilişini...
9.8.l997
ÇAVDAR'IN Obası: lV NECATİ ÇAVDAR'IN Çığlık, 28 ŞUBAT TÜRKÜSÜ, GÜNEŞİ GETİRİRİM, UYAN, MORSALKIM, HÜSEYİNNNAME, GÖR, VANNAME HALNAME, SONSUZLUK YOLCUSU, TÜMÜLÜS,KORANA İSMİ İLE KİTAPLAŞTIRDIKLARI İLE BU KİTAPLARDA YER almayan DİĞER ŞİİRLERİ .. Veya ŞİİRLERLE bir hayat, toplumsal OLAYLARA, değişimlere şiirle tanıklık ..
1 Eylül 2006 Cuma
YILDIZLARI KATMAK
Çorum - Alaca, Küçük Hırka Köyü doğumlu
Anadolu Üniversitesi Halkla İlişkiler bölümünü bitirdi
1976 yılında teknisyen Asssubay olarak Türk Silahlı Kuvvetlerine katıldı.
- Esnaflık yaptı.
- 1996 da Milli Kütüphane’de Mikrofilm Uzmanı olarak çalıştı.
-1997-1999 arasında Akit Ankara Temsilciliğinde muhabirlik, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı muhabirliği ve temsilci yardımcılığı yaptı..
-Serbest Gazetecilik ve 1999- 2006 arasında sürekli olarak Anayurt (Eski ismi Vakit) gazetesinde Başyazarlık ve Köşe yazarlığı yaptı.
-Basın Müşavirliği
e-Milletvekili Danışmanlığı
-İç Anadolu Birliği Genel Sekreterliği’ni yaptı.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
memleket; Kar gibi bem beyaz kefen giymiş - Deprem 2
Ülkeme kar yağdı sevindik... Beyazlara büründü gelinlik, sandık meğer memleket; Kar gibi bem beyaz kefen giymiş bilemedik.. ... Umulur ki Ak...
-
" KEMAL KELLECİ; sırtında anadolu’ya tefsir taşıyan adam… " http://www.edebistan.com/index.php/emeti-saruhan/kemal...
-
Necati ÇAVDAR, Şair Durmuş Ali EKER ile.. Şair Durmuş Ali Eker, "Kar Beyaz Su Renksiz" isimli k...
-
MUHSİN YAZICIOĞLU #MuhsinYazıcıoğlu “SONSUZLUK YOLCUSU”, PEYGAMBER ÇİÇEĞİ Muhsin YAZICIOĞLU, Bozukta olsa; Kurulu, düzenimiz “Her y...
1 yorum:
Uçurtmamın göklerde özgürce süzülüşünü,
Babamın o meşhur kahkahasını,Annemin o güzel gülüşünü,
Hatırlarım ibibiklerin ötüşünü,kumruların süzülüşünü,
Elma dağından parlayıp da gelen yagmurun düşüşünü...
Beklerim hep meşhur Son Durak 'ta Babamın işten dönüşünü,
Sıcacık bir el...! Hadi Gidelim...
Yorum Gönder