30 Mayıs 2014 Cuma

Angara 'da zaman...

Angara 'da zaman...

Bir komşuda cenaze
Diğerinde düğün var..

Bir komşuda
Cuma ile başlayan hayır iş..
Bismillah’la kalkan bayrak..
Sevinçle çekilen halay..

Diğerinde;
Kesilen son  nefes..
Bismillahla, açılan  kabir
Hüzünle yolcu edilen hatıralar..

İki komşu;
Birin de  gelin..
Diğerinde cenaze..

Toplanan kalabalıklar;
Birini dünya evine
 diğerini Ebedi aleme
yolcu ediyor..


İkindi..
Rahmet bulutları kapladı ve yağmur
İlahi çağrı:
 “Davet var...”
Bir "Ezanlık" zamanda..
Yağmur;
doluyla son bulup,
Güneş'e buyur ediyor..

Hayat, devam ediyor..
Ne farklı tecelliler, icra ediyor
Ve zaman;
 İkindi...
Gün devrilmiş;
Akşama “gel” ediyor

Biri geliyor, biri gidiyor
Hüzün/ sevinç gel/gitlerinde;
 Ömür, gidiyor

30 Mayıs 20014
Cuma/ Ahimesud












SAIRIN Yeri Necati ÇAVDAR

15 Mayıs 2014 Perşembe

Kömür kor oldu Yaktı SOMA

Kömür ve SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Hangi sözü söylesem, olur  köz ve kömür
Ekmeğe uzanan el... Kaz kaz giden bir  ömür
Vicdanı karaya inat, giden canlara ne denir
Gizli açık sırların buluştuğu yer ;SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Uçmağa çıkanlara ak olur, kara;  kefen
Çözülemez mi? Çaresiz  mi  bilim ve fen?
Bir avuç kömüre kurban,  onca can
Ekmeğe uzanan eli, kana bandı;  SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Maden derin,  yol uzun, kazmak; zor
Kalanlar millete emanet, yaraları sar
Ben gidiyorum gardaş; sen hesabı sor
Pahası yok..Kaç cana mal oldu, SOMA..?

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Millete enerji veren ocak,.  Arıyor gözler köşe bucak
Söndü, yüzlerce ocak..Kor olmuş; kafa, kol bacak
Son olsun..Tedbir, akıl, izan, insaf la olur ancak
Gariban emekçinin ekmek kapısı, mezarı  SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA



Karanlık dehlizlerde çok çok insanın öldüğü
Kör gözlerin bile açıkça insanlığı gördüğü
Gönlü tok gariplerin hırsa esir hakimlere ders verdiği.
Kara kalplere inat, insanın insanlığı bulduğu yer SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Öldü denilenin; ebediyen dirildiği,
Alnında kara ile yaşayanın; öldüğü
Yalakaların, hayvandan aşağılaştığı
Doymaz iştihanın sırtlanları geçtiği
Kötüyle iyinin kesiştiği yer, SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA



Kömür; - zulmün ezdiği-  “taşaron kölele”lerin tuzağı
Zalim düzenin, taput taput  nice canları dizdiği
Kardeşin kardeşe, oğlun babaya mezar eştiği
Kadere rızanın, Tavekkül edenlerin, zirveleştiği
Ekmek uğruna gidenlerin Cennet’e geçtiği yer; SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Kapitalistin her tedbiri yok ettiği
Canları kömür  niyetine  azığına kattığı
Kurulup köşküne,   etrafa hava attığı
Nice canların bir avuç kömüre döndüğü yer; SOMA


Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Dehlizler ateş dalga dalga, karbon geliyor
Yangındayız..Kor kor  çok canlar alıyor
Yavrular babasını, baba; oğul arıyor
Nice gül yüzlerin solduğu, söndüğü yer SOMA


Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA

Yerin altı karanlık.. Elbet,  hesap var
Acı derin; ağlıyor, millet, ana- ata, yar
Bir bin olup cümle aleme mal olduğu yer
Gönüllerin, kalplerin birleşti yer; SOMA


Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA



Ekmek için garibin dağları sırtladığı
Onuru için ilmek ilmek Derinleri eştiği
“Bakan”ların  görmeden yıllarca gelip geçtiği
Bir lokmaya nicelerin serden geçti yer; SOMA



Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA

 Hor görülenin devleştiği
Dev sanılanın cüceleştiği
İnsanın insana koştuğu
Acıların yürekleri deştiği
Canın Canan’a  uçtuğu yer  SOMA


Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA

Bilinenlerin bilinmezlere geçtiği
Dumanın yiğitleri göğ ekin gibi biçtiği
Anaların ağu,  kuzuların Ecel şerbeti içtiği
Devletin çukura düştüğü yer ; SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Sırtında ki Plazalar,  uzun uzun
Galeride yangın, yolar çok uzun
Kapladı cihanı  dert ile hüzün
Taziye var,  her yerinden arzın
Ülkenin ciğerinin dağlandığı yer, SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Gün batmış, ay gecede  parıl parıl parlıyor
Maden Cehennem gibi alev alev harlıyor
Yavrular, hüzüne çıkmış.. Analar, ciğer dağlıyor
Sevgi yumak yumak.. Umudun bittiği yer SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Ağ gönüllü karalara bulanmış, yiğitlerin
Dalga dalga ufuklarda Bayraklaştığı
Gönlü kırık yüreklerin dualara koştuğu
Dertli yar- yaranın ağlayıp, söyleştiği yer; SOMA

Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


Kömür;  garibin ekmeği aşı
Yandı; Divane’nin bağrı başı,
Millet; akıtır gönlünden yaşı

İlahi; sanadır yakarış sanadır niyaz
Duymuyorlar..Ancak sanadır naz
Nusretini göster, acımızı azalt biraz



Nefesi kesilenin, ölü kalplere, kör vijdana  nefes üflediği yer; SOMA
Bir milletin aynı gönülde birleşip,  tek yürek ağlaştığı yer SOMA


15.05.2014




SAIRIN Yeri Necati ÇAVDAR




















27 Aralık 2013 Cuma

Hep oturdu ..HOP kalktı


















Hep oturdu

..Hop kalktı


Irak için kalkmadı
-Filistin için kalkmadı
-Arakan için kalkmadı
-Çeçenistan için kalkmadı
-Mavi Marmara için kalkmadı
-Başörtüsü zulmü içi kalkmadı

Birden bire uyanınca ..






















SAIRIN Yeri Necati ÇAVDAR

YALAN..YALAN...


Yalan diyor, Güler
ama tümü mü YALAN..
Ya da neresi YALAN
Yığın yığın paralar
YALAN da YALAN
(Makam, servet,şehvet)
Haram, insanı paralar

Ahimesud/Angara

27.12.2013


























SAIRIN Yeri Necati ÇAVDAR

20 Aralık 2013 Cuma

ÜŞÜYORUZ..!

ÜŞÜYORUZ..!

Ne..
“Şafak”larda "Star"laşıp
Akp yalakalığı
Hırsızlara,dayanak

Ne ..
Zaman”a uyup "Bugün"ü yaşama adına
CİA dan kumandalı "Cemaat" ulusun-a kölelik.
 Ne de  tertemiz iki  tabana düşmanlık..

Çok şükür…
Biz;
Kirlilikten uzak
Hoyrat ellere maşalıktan
Fitne ateşi korundan ırak

Onlar;
Karşılıklı operasyon
 Fırtınalarında
Hafakanlarla terlerken.

Yüreğimiz serin..
Hürriyet, sakinliğinde
 …. üşüyoruz.

Necati Çavdar
Ahimesut/ Angara

20.12.2013


///////////////////////////////////////

Post modern darbeler dönemi

Ömür Çelikdönmez

20 Aralık 2013 Cuma
Nerede o eski darbeler nostaljisi yaşanır hale geldi. Hiç olmazsa bariton sesli Hasan Mutluca’nın radyolardan yükselen kahramanlık türküleri, postal gürültüleri ve silahların gölgesinde adam gibi darbeler olur, adam gibi siyasiler içeri alınır, adam gibi savunmalar yapılırdı. Ya şimdi? Darbelerin de kimyası bozuldu. Yok mu o 28 Şubatçılar? Onlar yaptı bu işi! Post modern darbe diye bir süreç bir yöntem ortaya attılar, deyim yerindeyse başımıza icat çıkardılar. Ama onların da bir siyasinin dediği gibi masumiyet karinesi dokunmadılar dokunamadılar.

Baksanıza Ankara'daki 28 Şubat davasından tahliye kararı çıktı. Karar sonrası sanıklardan Çevik Bir, Erol Özkasnak ve Kenan Deniz'in gözlerinin dolduğu, bazı sanık yakınlarının ise ağladığı dikkati çekti. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Tayyar Köksal, heyeti tutuklu sanıklar dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir, dönemin Genel Sekreteri emekli Tümgeneral Erol Özkasnak, emekli Orgeneral Çetin Doğan, emekli Tümgeneral Kenan Deniz ve emekli Tuğgeneral İdris Koralp'in adli kontrol şartıyla tahliyelerine karar verildiğini açıkladı. Darısı bakan çocuklarının başına!

Yolsuzluk operasyonu için kimin düğmeye bastığı tartışmaları bütün hızıyla sürüyor. Cemaat kendisini aklamak için çokta gayret göstermiyor. Cemaate ait tv kanallarında, gazetelerde, operasyona ait görüntüler hoyratça kullanılıyor. Ama düşük sesle fısıltı frekansında biz yapmadık deseler de hükümetin operasyona çomak sokan tasarruflarına da veryansın ediyorlar, yargıya müdahale etmeyin diyorlar. Ahmet Taşgetiren gibi mülayim bir kaleme dahi dayanamadılar. Nazlı Ilıcak’ın Sabah gazetesinden ayrılması neyse Ahmet Taşgetiren’in de Bugün gazetesinden ayrılması odur. Veda yazısında ne diyor Sayın Taşgetiren; “…Ben son operasyonu sadece bir yolsuzluk operasyonu olarak görmedim, bu başka bir savaşın uzantısı bana göre.” Daha ne desin ya hu? Hadi diğerleri hükümetin yandaşı, satılık kalemler, Taşgetiren’de mi öyle?

Ali Şeriati para insanı bozar diyordu. Hem de ne bozmak insanın feleğini şaşırtır. Hükümetin ya da hükümet kanadında yer alan bazı bakan veya bürokratların isimlerini, yetkilerini kullanarak iş takibi yapanlar var mıdır? Evet vardır! Hiçbir şey kıyamete kadar gizli kalamaz. Peygamber Efendimizin rüşveti alanda verende melundur sözünü kim unuttuysa vay o gafilin haline! Aklı başında bir insanın bir yurttaşın bir Müslümanın hırsızlığa prim vereceğini düşünmek saf dilliktir. Kim ne yaptıysa hesabını versin. Ama operasyonun politik hedefi, Ak Parti iktidarının itibarını zedelemek, mahalli seçimlerde düşük oy almasını sağlamak, daha da önemlisi Sayın Başbakanın köşke çıkmasını engellemek. Daha da önemlisi siyasi ve ekonomik açıdan tam bağımsız bir Türkiye’nin küresel güç olmasının önüne geçmek. Yazıklar olsun bu gavur oyununa çanak tutanlara..!

Türkiye güçlü olmazsa, Fethullah Hocaefendi’nin üç kıta yedi iklime yayılmış okullarında cemaati rahat mı bırakırlar? Cemaatin operasyona dahli varsa umarım bunların hesabı yapılmıştır. Türkiye'deki yolsuzluk operasyonunun başlamasından bu yana gelişmelere her gün yer veren Financial Times'da bugün de konuyla ilgili ayrıntılı bir haber yer alıyor. Fethullah Hocaefendi’yi tanımayanlar için bir portre çiziliyor. "İmam Batı'daki gönüllü sürgününden tahakküm ediyor" başlıklı haber, Financial Times'ın Ankara muhabiri Daniel Dombey'in imzasını taşıyor. Haberin başlığı ve içeriği, sürgün yıllarında Fransa’dan İran’a yönelik açıklamalar yapan İmam Humeyni’yi çağrıştırsa da, bu yeni imamın köktendinci olmadığı anlaşılıyor.

ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu dün öğle yemeğinde ağırladı. Büyükelçilik rezidansındaki yemeğe CHP Genel Başkan Yardımcıları Faruk Loğoğlu, Sezgin Tanrıkulu, Şafak Pavey ile milletvekilleri Osman Korutürk ve Aykan Erdemir de katıldı. Yemekten sonra genel merkeze geçen Kılıçdaroğlu, Mansur Yavaş’ı kabul etti ve partisinin, Ankara Büyükşehir Belediyesi başkan aday adaylarından olduğunu açıkladı. CHP Genel Başkanının, öğleyin ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone ile buluşup öğleden sonra Mansur Yavaş’ın başkan adaylığını açıklamasını manidar bulanlar var.

Çünkü özellikle hükümete yakın basın organlarında son yolsuzluk operasyonun arkasında ABD'nin olduğu belirtiliyor ya da ima ediliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı da, konuyla ilgili olarak günlük basın toplantılarında sorulan sorulara karşılık, rüşvet ve yolsuzluk operasyonunu yakından takip ettiklerini açıkladı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf gelişmeyle ilgili medyadan çıkan haberleri gördüklerini dile getirdi. Ancak ABD’nin sadece takipte kalmadığı anlaşıldı. Hükümete ve Halkbank'a düzenlenen operasyonlarda, Başbakan uluslararası oluşumlara işaret ederken İstanbul'a çok da sürpriz olmayan bir ABD'li Amerikan Hazine Bakanlığı Terör ve Mali İstihbarattan Sorumlu Müsteşarı David Cohen çıkageldi. David Cohen’in Almanya, İngiltere, Türkiye ve İsrail'i kapsayan bir görüşme turu çerçevesinde Türkiye'ye belirtiliyor.

Amerikan diplomatik kaynakları, söz konusu ziyaretin önceden açıklandığı ve günümüzde sürmekte olan mali operasyon, özellikle Halkbank soruşturmasıyla bağlantılı olmadığında ısrarlı. Öyle mi değil mi hep birlikte göreceğiz. Çünkü sadece benim değil aklı eren herkesin şüpheleri var. Neden mi? Rheinische Post gazetesi Türkiye'deki rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla birlikte başlayan gelişmeleri şöyle değerlendiriyor: “Kesin olan bir şey varsa o da Türkiye'yi yıllardır süren siyasi istikrarın ardından yeni dalgalanmaların beklediği. Avrupa Birliği’nin şimdiden buna hazırlanması gerekiyor: Erdoğan’ın siyasi tek adam şovu sona yaklaşıyor gibi görünüyor.” Eğer yabancılar böyle diyorsa demek ki asıl mesele yolsuzluk falan değil Ak Parti iktidarının yıkılması.

omurcelikdonmez@hotmail.com
















SAIRIN Yeri Necati ÇAVDAR

28 Kasım 2013 Perşembe

Zalim elinde; çile çeken, yar































Zalim elinde; çile çeken, yar
Sana sevdalı; yürekler var
 
Uzakta olsa da;  o diyar
Kalbimin içinde; yeri var
 
Kendi gelmese de.. Selamı, eder; dar
Ammaa.. Sabır ha…  Az  zaman,  var
 
Bilmez sanma, neyi var?
Hal ki hal,  şimdi eli dar..
 
Ayağında; bukağı, zincir var
Az uyuşukluk, uyku da var
 
Kendi içinde kanayan,  yara var
Gövde içinde kurt var, güve var
 
Başında; hall edecek, gaile var
Çektiğin acılarda bunun, payı var
 
Hürriyete erecek, cevheri; var
Elbet görülecek, bi  hesap; var
 


Necati ÇAVDAR
Ahimesut/Angara
26 Kasım 20013













Ø        Uygur öğrencilere mezuniyet yok! <
https://www.facebook.com/necati.cavdar/posts/10152067175772700
Çin'in "Sincan Özerk Bölgesi" olarak isimlendirdiği Doğu Türkistan'da, "siyasi görüşleri onaylanmadığı sürece" Uygur öğrencilerin üniversiteden mezun olamayacakları açıklandı.

"Bölücülüğe karşı ideolojik bir savaş" olarak nitelenen uygulamayı savunan üniversite yöneticileri, "dersleri mükemmel olsa bile, siyasi niteliklere sahip olmayan öğrenciler kesinlikle mezun olmamalıdır" açıklamasını yaptı.

Doğu Türkistan'ın başkenti Kaşgar'da Öğretmen Koleji başta olmak üzere bir çok üniversitede başlatılan bu uygulamanın bölge genelinde uygulamaya konup konmadığı belli değil.
 //////////////////////////////////////

26 Kasım 2013 Salı

YEDİ YİĞ “İT”TİLER, SEĞİRTİLER

YEDİ YİĞ “İT”TİLER,

EĞİRTİLER

Şehrin;
 Anlamsız,
 Sevgisiz..
Seviyesiz kalabalığından…

Dağların;
Manalı …..
 Kaliteli yalnızlığına, uzanıp
Yunusca….
……..
Koca arazide
Tek başına.
Alemi başında taşıyan..
Alıç ağacı..
Soyunmuş, yeşilden,
Kahverengi, saflığa..
Kavurmuş, güneş
Savurmuş rüzgâr, toprağa
Sahip, birkaç son yaprağa
…..
Kimi keyf diye kendinden geçip
Kimi aşkın şarabın içip
Niceleri gölgesini, örtü etiler
İki garga, yuva kurup,
Yaz boyu, sahiplenip öttüler
Her hali kendilerince  kayıt ettiler
Çıktı alıç dalına..
Hal içinde hal iken
 Dalda …
Meşgulken
İlerden ..
Hiç bilinmezken
Birden,
 Belirdiler
Görüp..
Bi şey, sandılar
Görsen!!
Var olma adına
Koloni kurmuşlar
Dayanışma içindeler..
İndirip, parçalayacaklar
 Yiyecek gibi, delirdiler
Canavar kesilip..
Seğirttiler.
Ağacın altına  yettiler..
Yedi İttiler..
Milyonluk Şehir..
Sırtlamayıp..
Bencilikle, vahşileşip
 Hayat alanlarını kapıp
İnsanın sadık bendelerini
 Dağlara..
Ötelere..
… vahşiliğe (!) ittiler.
…..

 Etrafı çevirdiler
Bakıp hale..
Sakince…
 Kimi oturup..Kimi yatarak …
Seyrettiler..Seyrettiler.
…..
Kulak verip dinlediler..
Aldılar, alacaklarını ki.
Hep beraber..
Geldikleri mekâna
Masumane,  gittiler..
….
Yiğit, yedi İttiler
Yedi yiğ “it”tiler
Yaban diye seğirtip
Tanış olup..
Düşmanca gelip, sevgiyle gittiler.

………
Görenler, hayret ettiler..
İnerken, daldan..
İnsan kılığındakiler

….. Çekip gittiler
…………
Kim demiş, anlamaz, kuşlar
Anlamaz otlar, itler
Anlamayan, düşüncesiz
İnsan kılığındaki tipler
………..
Dostça, SELAMlayanlar
Yedi güzel “İt”tiler(!)

Bağlıca – Ahimesut


25 Kasım .2013









SAIRIN Yeri Necati ÇAVDAR

memleket; Kar gibi bem beyaz kefen giymiş - Deprem 2

Ülkeme kar yağdı sevindik... Beyazlara büründü gelinlik, sandık meğer memleket; Kar gibi bem beyaz kefen giymiş bilemedik.. ... Umulur ki Ak...