28 Şubat Ankara'da 'Belgesel Şiirlerle' Hatırlandı
http://www.habersitesi.com/28-subat-ankarada-belgesel-siirlerle-hatirlandi-43230h.htm
01.03.2017 14:38
28
Şubat'ın 20 yıl dönümü Ankara'da düzenlenen bir "şiir gecesiyle"
anıldı.
28 Şubat'ın 20 yıl dönümü Ankara'da düzenlenen
bir "şiir gecesiyle" anıldı. Ankara'da İdareci ve Bürokratlar
Birliği'nin düzenlediği toplantıda konuşan "28 Şubat Türküsü" adlı
kitabın yazarı Gazeteci Necati Çavdar, "Darbeler, kardeşliğe, toplum
huzuruna atılan bombalar oldu" dedi.
28 Şubat "postmodern" darbesi,
İdareci ve Bürokratlar Birliği'nde düzenlenen bir "şiir gecesiyle"
hatırlandı. Gecede 28 Şubat döneminde gazetecilik yapan Necati Çavdar kaleme
aldığı "28 Şubat Türküsü" kitabında yer alan bazı şiirlerini
paylaştı.
İdareci ve Bürokratlar Birliği Başkanı Yücel
Can'ın kardeşlik projesi ile bir çok faaliyet gerçekleştirdiklerini belirten
Çavdar, 28 Şubat Türküsü'nün yazılış ve yer verilen şiirlerin hikayelerini
anlattı. Necati Çavdar, "Tarihi yapanlar olduğu gibi tarihi kayda alanlar
da var. Bize de tarihi kayda almak düştü. Yaşananları kaydettik ve ortaya
"28 Şubat Türküsü" çıktı.
Bu şiirlerde hem zarar veren hem de zarar
gören tüm aktörleri görmek mümkün, yani bir anlamda
"belgesel-şiirler" " dedi.
Bugün Cumhurbaşkanı olan Recep Tayip
Erdoğan'ın o dönemde sözde önünün kesildiğini, "Muhtar bile olamaz"
manşetleri atıldığını belirten Çavdar "Biz de Sayın Erdoğan hapse
girdiğinde "Piş de gel" adlı şiiri yazmışız. "Git, sultanlık
beratını al da gel" demişiz. Zira toplum darbe sırasında sabır gösterip,
kırıp dökmeden işlerin yoluna girmesini bekliyor. Fakat zulmedenleri de asla
bağışlamıyor. Mazlumları unutmuyor. Bugün gönüllerdeki Menderes'in yeri nerede
o gün idam kararı veren katillerin yeri nerede? O günün güçlü ve anlı şanlı zalimlerinin
adı bile bilinmiyor. Silinip gitti. 28 Şubat'ta zulmedenler neredeler? Buna
karşı o günün zalimleri yada şakşakçıları Erbakan'ı anma toplantılarında en ön
sıradalar. Aslında darbeyi yapanlara da bir hayrı dokunmuyor. Zaman dilimi
içinde darbe yapanların kötü anılmasına sebep oluyor" diye konuştu.
-DARBELERİN ORTAK ANATOMİSİ: "31 MART
VAKASI DA BİR DARBEYDİ'-
28 Şubat ve darbelerin topluma etkisini
değerlendiren Çavdar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Gerekçelerinin sonradan uydurma, algı
oparasyonları olduğu ortaya çıkan darbelerin; ülkeye, topluma faydası yok.
Ülkeyi toptan etkileyen olumsuzluklara sebeb oluyor. Darbelerin etkileri sadece
yaşanılan dönemle sınırlı kalmıyor.
Mesela yüzyıl önce yapılan 31 Mart vakası diye
bilinen darbe. Bu darbeyi yapanlar ve muhatapları bu gün hayatta değil. Ancak
darbenin etkisi hala toplumu sarsmaya devam ediyor.
Esas olan her şeyin kendi kuralları içinde
cerayan etmesi. Var olan meselelrin kendi akışı içinde halledilmesi. Darbeler;
problemler kestirmeden, hemen çözülecek umuduyla yapılması ön görülüyor. Faklat
meseleler daha da ağırlaşıyor ve toplumu büyük acılara sevk ediyor. Kardeşliği
tahrip ediyor, kamplaşmalara yol açıyor. Ülkede sosyal ve ekonomik olarak büyük
yaralar açıyor.
Her darbenin arkasında mutlaka yabancı parmağı
bulunuyor.
Çoğu kez darbeyi yapanlarda kim için yaptığını
biilmiyor. Kullanıldıklarını ve meselerin çözümünün darbeler olmadığını çok
sonra anlıyorlar. Fakat iş işten geçiyor. Sıkıntıları bütün millet çekiyor.
Darbeler, toplum huzuruna, kardeşliğe atılmış
bir bomba görevi yapıyor.
Kimi insanları derhal yok ediyor. Kimine şöyle
ya da böyle zararı oluyor, ömür boyu hatta nesiller boyu acı çektiriyor.
Kimilerine de parça tesiri yaparak, mutlaka hatırasında olumsuz yansılamalar
bırakıyor.
Darbeler milletin enerjisinin olumsuz
kanallarda harcanmasına, boşa heba edilmesine sebeb oluyor.
Selanik'den gelerek Başkenti, İstanbul'u işgal
eden Harekat Ordusu'un gerçekleştirdiği darbe kardeşliği, ülkede huzuru
sağlamayıp aksine memleketin geri gitmesine, ülkenin bölünerek kısa zamanda
Balkanların elden çıkmasına sebeb oldu.
Bir NATO eylem planı olarak ortaya konan genç
subayların ayartılarak gecebaskını şeklinde yapılan 1960 darbesi, her ne kadar
"atatürkçülük" öne çıkarılarak siyasl iktidara karşı yapıldı gibi
gösterilse de aslında Mustafa Kemal'in anayasası rafa kaldırılarak Osmanlı
doğumlu, Kurtuluş mücadelesi içinde olmuş ya da o mücadeleyi birebir
yaşayanlardan etkilenmiş olan tüm askerlerin imhası ve tasfiyesini
sağladı."
-"DARBE EKONOMİYİ GERİ GÖTÜRDÜ"-
Ülkenin ekonomik kalkınmışlığı İtalya ve
japonya seviyesinde iken 27 Mayıs darbesi sayesinde gerileyip, kurtuluşuna
neden olduğu Kore'den de geri duruma düştüğünü kaydeden Çavdar, "71
Müdahalesi 1980 darbesi, 28 Şubat cinneti ülkeyi gerek soyal gerekse siyasal
gerek ekonomik olarak geri götürmüştür. Sıkıntıları milletin tüm kesimleri
birlikte yaşamıştır. Bu gün gerek 60 darbesine alkış tutup siyasi cinayetleri
onaylayanlar gerekse 28 Şubat'ı destekleyenlerin pişmanlıklarını hep beraber
seyrediyoruz. Keşke bunların hiç biri olmasa ve ülke; kendi dinamikleri ile
meselelerini tabii kuralları içinde halletse. Allah, bize ne 1960 darbelerini,
28 Şubatları ne de 15 temmuzları yaşatmasın. Kardeşliğimizi, huzurumuzu
bozmasın.
Bize de darebelerin acılarını yazmayı nasip
etmesin" dedi.
(HM/ORH)SAIRIN Yeri Necati ÇAVDAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder